BAĞ HASTALIK ve ZARARLILARI ile MÜCADELE

asma kırmızı örümceği , maymuncuk , kurşuni küf , salkım güvesi , mildiyö , külleme
bağ uyuzu , filoksera , dürümce

Pronos-Mildiyö (Plasmopara viticola Berk.)

Zarar şekli : Pronos, yaprak hastalığı olarak, omcanın bütün yeşil aksamına ârız olur. rutubetli ve sıcak havalarda, sürgün teşekkülâtını müteakip, yaprakların üst yüzünde açık sarı, sonraları kahverengi olan lekeler (yağ lekesi gibi) müşahade edilir. Kısa bir zaman sonra da yaprakların alt yüzünde beyazımsı ve kesif bir vaziyette Konidi taşıyıcılarından (Conidiophore) meydana gelmiş Fungal bir örtü görülür. Bu örtü, müsait şartların devamı neticesi, bütün sathı kaplayarak, yaprağın ölümüne sebep olur. Ekseriya, kurumuş yapraklar, sapından ayrılıp yere düşerlerken, hışırtı meydana getirirler. Çiçeklenmeden evvel,salkımda vukua gelen bulaşma, çiçek başakcığının düşmesine ve salkımın da kurumasına sebep olur. Çiçeklenme esnasında veya çiçeklenemden sonraki enfeksiyonlar, genç danelerde, hayatiyetini kaybetmiş, beyazımsı Fungal bir örtünün husule gelmesine sebep olur. Mantar, çiçek ihtiva eden salkımın dalcıklarına intikal ettiğinde, dane kaybına, dalcıkların kahverengi bir renk almasına ve baston gibi kıvrılmalarına sebep olur.

Etmeni : Plasmopara viticola mantarı, küf mantarlarına dahil olup, patetes mildiyösü (Phytophthora infestans) ile Şerbetçi otunun Pronos hastalığını tevlit eden (Pseudoperonospora humuli) mantarları ile de akrabadır. Bu mantar, kışı, düşmüş olan yaprakların içinde, kış sporu halinde (Oospor) geçirir. Yaprağın çürüyerek yok olmasından sonra, kış sporları serbest kalır ve nemli ılık havalarda, uçlarında Konidi vesicule ihtiva eden, çim borusunu geliştirir. Vesiculenin içinde de 40 kadar Zoospor teşekkür eder.

Zoosporlar, yağmur tanelerinin darbesi ile evvelâ yaprağın alt sathına intikal ederler ve burada ilk infeksiyonu sağlamış olurlar. Infeksiyonun tahakkuk şekli de, şöyledir:
Zoosporların çim borusu, nemli havalarda, yaprakların alt yüzünde mevcut birçok stomalar sayesinde yaprak dokusuna intikal ederek gelişir, dallanıp budaklanır ve mantar için gıdalanma vasatı getirir. İnkubasyon süresini doldurduktan sonra, beyaz Fungal örtü teşekkül etmiş olur. bunlar, dallı budaklı konidi taşıyıcıları olup, uçlarında yaz sporlarını (Konidiler) husule getirirler ve ekseriya 4-8 Zoospor ihtiva ederler. Sonra, bunlarda, yeni sürgünlerde veya büyümüş olan yapraklarda yeni yeni infeksiyonlara sebep olurlar.

Ekonomik Önemi : Pronos, Omcanın en mühim hastalığı olup, yağışlı yıllarda tehlikeli olmaktadır. Pronos'ta Külleme gibi, Amerika'dan etrafa bulaşmıştır.

Mücadelesi : Hava durumunu (yağmur ve ısı) takip ederek, mantarın İnkubasyonunu gösterir takvimin yardımı ile en doğru mücadele zamanı tesbit edilmiş olur. bunu için, mücadele teşkilâtı, zamanında vereceği haber ile lüzumlu mücadelenin ihtarını yapmış olur. Genç Bağlarda ve asma fidanlığında Pronos, bilhassa toprağa yakın olan yaprak aksamı için tehlikeli olmaktadır. Bu gibi yerlerde ilk ilâçlamaya başlama zamanı, sürgünlerin takriben bir akrış boyunu aldıkları devredir. Bu ilk tatbikattan sonraki il3açlamalar havanın suhunet ve yağış durumuna göre, bakırlı ilâçlarla 15 gün, Antracol ile 7-10 gün ara ile üç veya dört defa tekrarlanır. Yağışsız sıcak hava şartları ilâçlamayı azaltır.

BAĞ KÜLLEMESİ :
Oidium Tükeri Berk., = (Uncinula necator (Schwein.) Burr.)

                                        

Zarar şekli : İklim şartlarına göre, Mayıs ayında bazen yaprakların üzerinde ve sürgünlerde, soluk, beyaz gri renkte bir örtü görülür. Bu örtüyü teşkil eden Külleme mantarı, Omcanın çiçek ve tanelerini de enfekte ederek, un veya kül gibi tozlanmasına (Aescherich) sebebiyet verir. Hastalığın başlangıcında, yapraklarda hafif kıvrılmalar görülür. Sonradan yaprak ve çiçekler hayatiyetlerini kaybederek ölürler. Hastalığa yakalanan taneler sertleşir ve çatlar, neticede sarımsı çekirdekleri görülmüş olur (Tohum çekirdeği). Hastalık, bilhassa Temmuz ayında, kesif olarak tezahür eder.

Etmeni : Hastalık, amili Uncinula necator mantarı, Kışı Omcanın tomurcuklarında geçirir. İlkbaharda, taze sürgünlere intikal edip üreme organlarını geliştirdikten sonra rüzgâr ile etrafa yayılır.

Ekonomik Önemi : Rutubetli sıcak havalarda, bilhassa gece ile gündüz ısı farklarının yüksek olduğu zamanlarda Mantar, orantılı olarak, kısa zamanda büyük zararlara sebebiyet verir. Hastalık ekseri, geniş bağ sahalarında, ev civarında ve Seralardaki Omcalarda, tehlikeli olmaktadır.

Mücadelesi : Hastalığın ilk alâmetleri görüldüğü anda, ilaçlı mücadele önerilir.

 

Botryosphaeria stevensii
Ölü Kol
Hastalık etmeninin genel özellikleri:


Botryosphaeria stevensii Shoemaker (anamorph: Diplodia mutila (Fr.:Fr.) Mont. fungal hastalik etmeni olup, odunsu bitkilerin kabuklarinda sinirli, çökük bir sekilde kanserler olusturmaktadir. Bitkide olusan bu kanser su ve besin alimini engellemekte ve nihayi olarak hastaliktan dolayi dallarin ve agaçlarin geriye dogru ölümüyle sonuçlanmaktadir. Hastalik etmeninin konulçuklari arasinda en fazla sözü geçen mese ve asmalardir. Hastalik etmeninin baglarda görülen diger türleri ise; B. dothidea, B. obtusa ve B. rhodina'dir. Hastalik etmenlerinin olusturdugu kanserleri disaridan farketmek zordur, sadece zayiflayan ve solan dallar ya da gövdelerin dis kabuklari açildiginda iç dokularin kahverengilestigi ve dokularin öldügü görülmektedir. Hastalik çok ilerlemediyse saglikli dokularin halen normal rengini korudugu da görülebilir. Kanserli dokular üzerinde fungusun siyah üreme organlari gelisir, bunlarin görülmesi ölü dokular tarafindan engellenebilir. Hastalik etmeni bir bölgeye hastalikli bitki materyallerinin sokulmasiyla girebilir. Kanserli dokularda olusan üreme yapilarinda olusan sporlar etrafa sulama suyu ya da yagmur ve budama aletleri ile tasinmaktadir. Sporlar bitkilerin kabuklarindaki don zarari, dogal açikliklardan ve bir sekilde açilardan diger yara yerlerinden enfeksiyonunu gerçeklestirir.
Hastalık Etmeninin Belirtileri (Simptomları):
Botryosphaeria spp. çok kompleks bir fungal etmenler olup, farkli hastalik belirtilerine neden olabilirler. Bu hastalik etmenleri baglarda meyve çürüklügü, yaprak sararmasi ve zayif göz olusumu neden olmaktadirlar. Hastalik etmeni ayrica sürgünlerin, dallarin ve ana gövdelerinde doku karamalarina da neden olur ve bu hastalik neticesinde bitkilerde geriye dogru ölümler meydana gelkir. Yukarida belirtilen etmenlerin kesin rolleri halen tam olarak bilinmemektedir. Bitkilerin bazi durumlarda strese düsütügünde bu hastalik etmenlerinin istilasina ugradigi, bazende diger patojenler tarafindan istila edilen dokularda sekonder organizmalar olarak ortaya çiktiklari bildirilmektedir.



Mücadelesi
Kültürel mücadele

1. Dayanikli kültivarlarin kullanimi.
2. Hastaliktan ari, sertifikali fide ve fidanlarin kullanimi.
3. Infekteli dallar hastalik etmeninin bulasmadigi alanlara kadar budanmali ve budama artiklari imha edilmeli.
4. Budama aletleri dezenfekte edilmelidir.
5. Budamadan sonra mutlaka koruyucu bir ilaçlama yapilmali.
Kimyasal mücadele
Kimyasal ilaç olarak Maneb ve Captan gibi ilaçlar tavsiye edilmektedir.

 

 

Botrytis cinerea
Kursuni Küf
Hastalık etmeninin genel özellikleri:


Botrytis cinerea Fr.(teleomorph: Botryotinia fuckeliana (de Bary) Whetzel) fungal hastalik etmeni her yerde yaygin olarak bulunan polifag bir fungus olup, bir çok bitkiye saldirma ve koloni olusturma yetenegine sahiptir. Bitkilere gelismesi için ideal bir beslenme yeri olusturan yarali kisimlardan ve ezilmis dokulardan giris yaparlar. Konukçu bitkileri arasinda domates, marul, salata, biber, patlican, çilek, bag, elma, armut, gül, karanfil gibi bir çok bitki vardir. Hastalik etmeni konidi, miselyum ve sclerot gibi degisik formlarda bitki artiklari üzerinde toprakta bulunurlar. Yagmur, rüzgar ve örtü altinda hava akimlari yardimiyla yayilmaktadir. Hava neminin %95 lerde ve 17-23 °C sicak olan ortamlar hastaligin gelismesi için uygundur. Uygun olmayan çevre kosullarinda, hastalik etmeni baglarin ölü sürgün ve mumyalasmis meyveleri üzerinde 6 mm çaplarinda sklerotlarini meydana getirirler. Bu sklerotlar soguk depo kosullarina yerlestirilmis çürük meyveler üzerinde de gelisme gösterebilir. Belirli sicaklik ve nem kosullari saglandiginda, saraplik olarak saklanan meyvelerin Botrytis ile infektelenmesi istenir ve infektelenen meyveler serin ortamlarda yavas yavas çürümektedir. Meyveler bozulmaya baslarken, seker içeriginde düsme, fakat asit ve nitrojen içeriginde yükselmeler meydana gelir. Infekteli ve fazla bozulmus üzümlerde kalinti miktarda seker ve aramotik bir kokuda meydana gelebilir, buda sarap üretiminde arzu edilmeyen bir durumdur. Buna ragmen böyle bir çürüklügün olusmasi için kosullar her zaman mümkün olmayabilir ve infeksiyonlar genellikle zararli ve salkim çürümeleriyle sonuçlanmaktadir. Ayrica infeksiyon için uygun olan nemli havalar sürekli oldugunda, istenilmeyen sekonder organizmalar (fungus, maya, bakteri ve sinekler) küflenen salkimlarda kolonize olurlar ve eksi bir kokunun olusmasini saglarlar. Bu durumda da çürük meyvelerden sarap üretimi zorlasir ve hatalara maruz kalabil.


Hastalık Etmeninin Belirtileri (Simptomları):


Hava kosullari uygun oldugunda, baharin genç sürgünler hastalik etmeni tarafindan enfekte olur ve meydana gelen lezyonlar kahverengi yumusak çürüklük seklinde görülür. Sürgün infeksiyon noktasindaki lezyonlar sürgünü kusatacak sekilde genisler ve lezyonun üst kismindaki dokunun solmasina ve sonuçta ölmesine ya da kirilmasina neden olabilir. Baglarin genç yapraklari infektelendiginde, fungal etmen yaprak kenarindan ana damara dogru gelisme gösterir ve yapraklarin "V" harfi biçiminde ölü doku alanlarinin olusmasina neden olur. Bu lekeler yaprak üzerinde kahverengi ve ezilmis gibi görünür, zamanla yaparak sapina dogru gelisir ve tüm yapragi kusatmaktadir. Henüz olgunlasmayan taneler yaz sezonunda infektelendiginde, meyveler üzerinde yumusak ve kahverengi çürüklük seklinde hastalik ortaya çikabilir. Ugun çevre kosullarinda da fungusun gri ile soluk sari spor yiginlari infektelenmis meyveler üzerinde görülür. Salkim çürüklügü genellikle yaz sonlarina, salkimlar olgunlasmaya baslayinca ya da hasattan sonra meydana gelir. Hatta meyve çürüklügü düsük sicakliklarda depolanan ya da tutulan meyvelerde de görülebilir. Olgun meyvelerde infeksiyonun ilk belirtisi küçük ve suyla islanmis lekeler seklindedir. Renkli meyvelerde bu lekeler hafif açik ve nispeten sinirli bir sekildedir. Meyveler ovalandiginda, bu lekeler üzerindeki deri çatlar, kayganlasir ve sert olan iç meyve pulpu açiga çikar. Zamanla inktelenen meyveler yumusar ve kahverengi bir renk alir, fakat çürüklük meyve içine ilerleyinceye kadar normal görünümünü bozulmamaktadir. Daha ileri dönemlerde ise gri, sari renkli fungal bir spor gelismesi infektelen meyvelerin üzerini kaplar. Tam gelisen salkimlarda çürüklük meyveden meyveye hizla yayilir ve tüm salkim hastaliktan dolayi çürümektedir. Infeksiyonlari takiben kuru hava kosullari hakim oldugunda ise meyveler kurur ve salkimlarda asili kalirlar.


Mücadelesi
Kültürel mücadele


1. Baglarin havalanmasina büyük önem verilmeli, sik dikimden kaçinilmali ve budama yapilmali, budamalar günes yanikligina sebebiyet vermeycek sekilde yapilmali. Asiri gelismeler budama yapilarak azaltilmali.
2. Bitkileri yaralamaktan kaçinilmali ve budamalardan sonra koruyucu ilaçlama yapilmali.
3. Uzun süre meyveyi islak tutacak muamelelerden kaçinilmali.
4. . Ölü yada infekteli bitki çiçek, yaprak ve mumyalasmis meyveler üretim alanlarindan uzaklastrilmali.
5. Dayanikli çesitler her zaman tercih edilmelidir.
6. Depolama sicakliklari düsürülmeli ve depo temizligine oldukça fazla önem verilmelidir.
7. Asiri nitrojen gübrelemelerinden kaçinilmali.
Kimyasal mücadele
Sürgünler 10- 20 cm büyüklügüne ulastiginda bitkiler koruyucu fungisitler ile ilaçlanabilir, ve bu ilaçlama çiçeklemeden önce ve sonra 10-14 gün araliklarla yapilabilir. Depolarda ya da hasatttan sonra infeksiyonlari engellemek için hassattan 10-14 gün önce ilaçlama yapilabilir.
Zirai Mücadele Teknik Talimatlarina göre tavsiye edilen kimyasal ilaçlar(100 Litre su için):
Dichlofluanid WP 50% (200 g)
Imazalil EC 500 g/l (30 cc)
Iprodione WP 50% (75 g)
Procymidone WP 50% (75 g)
Pyrimethanil SC 300 g/l (100 cc)
Vinclozolin WP/DP 50% (75 g)

 

Elsinoe ampelina
Antraknoz
Hastalık etmeninin genel özellikleri:

Elsinoe ampelina (de Bary) Shear (anamorph: Sphaceloma ampelinum de Bary) fungal hastalik etmeni olup, hastalik etmeni asiri yagmurlu ve sicak havalarda ortaya çikmaktadir. Hastalik etmeni kis gibi olumsuz kosullarini infekteli omcalarda bulunan yasli lezyonlar üzerinde geçirir. Baharin baslamasiyla nemli ortamlarda eski lezyonlarada üretilen sporlar yeni çikan yaprak ve sürgünlere dagilir. Fungal etmen bitkilerin gövde, yaprak damarlari, yaprak saplari, yaprak ayasina, sülüklerine ve meyvelerine saldirabilir.
Hastalık Etmeninin Belirtileri (Simptomları):
Hastalik etmeni omcalarin bogumlari üzerinde nekrotik lezyonlar olarak ortaya çikmaktadir, lezyonlar gövdenin içerisine dogru genisler ve onlari kolaylikla kirilgan bir hale sokar. Genç yapraklar üzerinde ise düzensiz bir biçimde olan gri, nekrotik lekelerini meydana getirirler. Olusan bu lekeler sari ya da kirmizimsi bir hale ile kusatilmistir. Lekelerin merkezi ise kuruyarak zamanla düser ve saçma deligi gibi bir görünüm alir. Hastalik bundan dolayida kus gözü ismi ile de anilir. Siddetli olarak infektelenen yapraklar deforme olur ve kenarlardan asagi dogru kivrilmaktadir. Hastalik belirtisi meyveler üzerinde de çökük ve yuvarlak lekeler meydana getirirler.

Mücadelesi
Kültürel mücadele

1. Bitki kalintilari yetistirme ortamlarindan uzaklastirlmali ve imha edilmeli.
2. Hastaliktan ari tohum ve fidelerin kullanimi.
3. Düzenli gübreleme ve iyi kosullarda bitkileri yetistirmeli.
4. Çig olusumundan kaçinmak için havalandirma iyi olmali ve bitkilerin üzerinde serbest su olusumu engellenmeli.
 

Kimyasal mücadele
Hastalik etmenine karsi bakirli ilaçlar, kükürt ve benomyl önerilmektedir. Küküt ilaçlamasi gözler açilmadan önce ve bakirli ilaçlar ise gelisme sezonlari boyunca kullanilabilir.
Zirai Mücadele Teknik Talimatlarina göre tavsiye edilen kimyasal ilaçlar(100 Litre su için):
Bakir Oksiklorid WP 50% (300-500 g)
Bakir Oksit WP 50% (300-500 g)
Bordo Bulamaci SIVI (250+500 g (1. Ilaçlama))
Bordo Bulamaci SIVI (500+1000 g (2. Ilaçlama))
Bordo Bulamaci SIVI (750+1500 g (3. Ilaçlama))
Bordo Bulamaci SIVI (1.5+3kg (kis mücadelesi))
Demir Sülfat + Sülfirik Asit KR+SIVI (35 kg+1 l (kis mücadelesi)
 

Plasmopara viticola
Bag Mildiyösü
Hastalık etmeninin genel özellikleri:


Plasmopara viticola (B.& M.A.Cur.) B.l& D. T. in Sacc. fungal hastalik etmeni olup, baglarda mildiyö hastaligi olarak bilinmektedir. Fungal etmen kis gibi olumsuz kosullari yere düsen yapraklarda oospor ya da dormat gözlerde misel olarak geçirmektedir. Yeni bölgelere hastaligin bulasmasi ise hastalikli bitki materyallerin ya da bitki materyali ile bulasik toprtaklarin tasinmasi ile olmaktadir. Baharda serbest kalan sporlar yagmur siçramalari ve rüzgar ile saglikli yaprak ve meyvelere tasinmaktadir. Sicak ve uzun geçen nemli havalarda, meyve salkimlari kismen ya da tamamen hastaliktan dolayi ölebilir. Patojen eseysiz üreme olarak iki kaçili zoosporlarini ve seksüel olarak da oosporlarini meydana getirir. Plasmopara viticola obligat bir parazit ve besinlerini canli dokularda olusturduklari emeçleri (haustrium) sayesinde almaktadir. Fungal hifler büyük ölçüde konukçuda hücreler arasindadir. Eseyli üreme sonucu fungal etmen oosporlarini meydana getirir ve bu sporlar fungusun dinlenme ve kisi geçirdikleri dayanikli organlaridir. Oosporlar direk olarak çim tüplerini olusturarak çimlenebilir ya da sporongiarini olustururlar. Olusan sprongialar içerisinde ise fungusun serbest su içerisinde hareketli ve iki kamçili zooperlari meydana gelir ve daha sonra bunlar serbest kalir. Zoosporlarda çimlenir ve sadece yesil dokulardaki fonksiyon gören stomalardan bitkileri infekte ederler. Zoosporlar ve sporongialar çok çabuk sekilde kururlar ve düsük nem ve günes isinlarina maruz kaldiklarinda 2-3 saat içerisinde ölmektedirler, bu yüzden enfeksiyonlar sporlar serbest kalir kalmaz olmaktadir. Sporongialar (sporongiosporlar) patojenin sekonder yayilim seklidir ve çok fazla ve hizli bir sekilde üretilir. Agaç benzeri bir yapida olan, stomalardan disari çikan ve misellerden olusan sporongiaforlar (spor tasiyici organ) üzerinde bol miktarda sporongiasporlari meydana gelir. Bu sprolar rüzgar ve yagmur suyu siçramalari ile etrafa yayilir ve yeni enfeksiyonlarini meydana getirirler. Sporongialardan serbest kalan zoopsorlar ise yaprak yüzeyinde biriken serbest suda yüzer ve kamçilarini kaybederek stoma yakinlarinda enkist olurlar. Daha sonra bu sporlar çimlenir ve çim tütünü olusturarak bitkileri stomalardan enfekte ederler. Sezon sonuna dogru ise infekteli olan yapraklarda oosporlar üretilir. Olusan oosporlar kalin hücre duvarlidir ve patojeni bir sonraki sezona tasinmasini saglar. Bu sporlar ayni zamanda yeni genetik varyasyonlarin ortaya çikmalarinida saglarlar.


Hastalık Etmeninin Belirtileri (Simptomları):


Baglarin aktif olarak gelisen tüm organlari hastaliktan zarar görebilir, ama hastaligin ilk belirtileri yapraklarda belli olur. Sicak nemli gecelerden sonra yaprak üstünde 5-30 mm çapinda yuvarlak, geçirgen yagimsi lekeler gelisir ve bu lekelerin altinda ise beyaz karekteristik bir renkte fungal etmenin sporlari olusmaktadir. Sicak ve nemli havalarda, lekeler genisler ve özellikle geç dokularda yapragin tamamini kaplayacak sekilde birbirine karisir. Sicak havalarda lekeler kurumakta ve kahverengi ile kirmizi kahverengi bir renge dönüsmektedir ve bu lekeler sari bir doku ile kusatilmistir. Daha sonra sicak nemli kosullarda, fungusun sporlanmasi lekenin disindaki dokular üzerinde olmaktadir. Normal büyüklügüne ulasmis yapraklarda infeksiyonlar çogunlukla yaprak damarlari ile sinirlanir ve lekeler açili sari kahverengi alanlar olarak görülür. Siddetli infeksiyonlarda yapraklar kuru ve olgunlasmadan dökülür ve genellikle yaprak saplarini dallarda birakmaktadirlar. Çiçek salkimlarinin yakinlarinda olan enfeksiyonlarda ise salkim tamamen öldürebilir ve tam bir ürün kaybi ortaya çikar. Etkilenen genç sulu meyveler ilk önce kahverengimsi ve yagimsi bir görünümde olur ve daha sonralari sicak ve nemli havalarda külümsü bir fungal gelismeyle kaplanir ve sonuçta salkimlar solar, kahverengiye döner ve düserler. Meyveler 5-6 cm çapinda (bezelye büyüklügü) oluncaya kadar enfeksiyonlara duyarlidir. Bu devreden sonra infektelen meyvelerin gelismesi durur ve meyveler sertlesir ve mavimsi yesil bir renk alirlar. Meyveler zamanla daha koyu bir kahverengiye döner, kurur ve salkimlardan düserler. Daha olgun meyveler enfeksiyonlara dayanikli olmasina ragmen, meyve ya da salkim gövdeleri hastalandiginda, ölebilirler. Siddetli olarak hastaliga maruz kalan baglarda yapraklar döküldügünden dolayi meyveler günes yanikligina da maruz kalabilir ve uygun seklilde olgunlasmadan düserler.

Mücadelesi
Kültürel mücadele


1. Baglarin havalanmasina büyük önem verilmeli, sik dikimden kacinilmali. Asiri gelismeler budama yapilarak azaltilmali. Budamalar günes yanikligina sebebiyet vermeycek sekilde yapilmali.
2. Uzun süre bitkileri islak tutacak muamelelerden kaçinilmali.
3. Dayanikli çesitler her zaman tercih edilmelidir.
4. Asiri nitrojen gübrelemelerinden kaçinilmali.
Kimyasal mücadele
Bag mildiyösüne karsi kimyasal mücadelenein zamani ve sayisinin önemi büyüktür. Ilk ilaçlama mevsime ve yetistirme yerine bagli olarak farkli olabilir, bu yüzden ilaçlama da fenolojik gözlemler dikkate alinmaktadir. Birinci ilaçlama çiçekten önce ve bütün gözler sürdügü zaman yapilmalidir yani sürügünler 15-20 cm büyüklüge ulastigi zamandir. Ilk ilaçlama bazen çiçekten sonraya da kaydirilabilir. Ikinci ilaçlama birinci ilaçlamadan sonraki 20 gün sonra yapilabilir. Üçüncü ilaçlama mevsime bagli olup, havalar açik, günesli ve kurak olursa ilaçlamaya gerek duyulmayabilir. havalar serin ve yagisli olursa ilaçlama yapilmalidir. hava durumuna bagli olarak 4. ve 5. ilaçlamalar yapilabilir. Ilaçlama da dikkat edilmesi gereken bir husus ilaç spreylerinin yaprak altlarini tamamen saracak sekilde yapilmasidir.
Zirai Mücadele Teknik Talimatlarina göre tavsiye edilen kimyasal ilaçlar(100 Litre su için):
Bakir Oksiklorid WP 50% (400 g)
Bakir Oksit WP 50% 8500 g)
Bakir hidroksit WP 70% (250 g)
Bakir Oksi sülfat SC 193 g/l (500 cc)
Bakir complex+ Mancozeb WP 21+20% (250 g)
Bordo Bulamaci SIVI (250+500 g (1. Ilaçlama))
Bordo Bulamaci SIVI 500+1000 g (2. Ilaçlama))
Bordo Bulamaci SIVI 750+1500 g (3. Ilaçlama))
Captan WP 50% (300 g)
Captan FL 500 g/l (300 cc)
Chlorothalonil+Bakiroksiklorid WP 25+25% (300 g)
Cymoxanil + Mancozeb WP 25+25% (300 g)
Cymoxanil + Bakir DF 4.20+39.75% (200 g)
Cymoxanil + Propineb WP 6+70 % (200 g)
Dichlofluanid WP 50% (200 g)
Dimethomorph+Mancozeb WP 9+60% (250 g)
Folpet WP 50% (200 g)
Imalazil EC 500 g/l (30 cc)
Mancozeb WP 80% (175 g)
Mancozeb WP 72 % (200 g)
Metalaksil+Mancozeb WP 8+64% (250 g)
Metiram Kompleks DF 80% (200 g)
Ozadixyl+Mancoeb WP 10+56% (200 g)
Ozadixyl+Propineb WP 10+56% (250 g)
Propineb WP 70% (200 g)

Uncinula necator
Külleme
Hastalık etmeninin genel özellikleri:


Uncinula necator (Schwein.) Burrill (anamorph: Oidium tuckeri Berk.) külleme hastaligi olarak bilinir ve bagcilik yapilan bütün alanlarda zarar yapan önemli bir fungal hastaliktir. Özellikle step ve kurak iklimdeki baglarda süratle yayilmalta ve her yil ortaya çikmaktadir, eger gerekli önlemler alinmazsa ciddi zararlara neden olabilir. Fungal etmen kis gibi olumsuz kosullari tomurcuk ve kabuk dokularinda misel olarak geçirir. Baharda gözlerin sürmesiyle birlikte infekteli yerlerde gelisen fungus yaprak ve yeni süren sürgünleri infekte etmeye baslar. Hastalik belirtileri ise sürgünler 15-20 cm gelinceye kadar belli olmayabilir. Onun için hastalikla mücadelede bu sürgünlerin ilaçlanmasi oldukca önemlidir. Hastalik etmeni bir kez infeksiyonu baslatirsa, yeni olusan enfeksiyon yerlerinde çok sayida konidisporlar olusur ve bir çok yeni infeksiyonlar tekrarlanrak devam eder. Hastalik etmeni dayanikli üreme organi olan kleistothecium olarakda kis gibi olumsuz kosullarini geçirir ve bunlardan olusan ascosporlar ile de enfeksiyonlarini gerçeklestirir. Ama eseysiz devrede olan enfeksiyonlar hastaligin yayilmasi ve ortaya çikmasinda çok daha önemlidir. Asma küllemsi diger külleme etmenleri kadar serrinligi sevmez, ve kurak kosullarda daha fazla görülür. Külleme etmeninin sporlari 10 °C de %20 nisbi nemde çimlenebilir ve gelismesi için ideal sicakliklar ise 25-28 °C' dir. Yüksek nem orani ve yagmurlar ise hastaligin gelismesi için uygun degildir.
 

Hastalık Etmeninin Belirtileri (Simptomları):


Baglarda külleme, asmalarin yapraklari basta olmak üzere, salkimlarda, çiçekte, çobuklarda, sülüklerde ve salkim saplarinda görülmektedir. Yapraklar küçükken belirtileri farketmek zordur, öncelikle yapraklar parlakligini kaybeder ve kirli yesil ya da solgun bir renk alir. Yapraklar normal yumusakligini kaybeder, kalinlasir ve gevreklesir. Hastaligin ileri dönemlerinde yaprak özellikle üst tarafinda kül gibi serpilmis beyaz tozlu bir görünüm ve yaprak kenarlarinda kivrilirmalar meydana gelir. Infekteli alanlar daha sonra siyahlasir ve ölür. Hastalik etmeni salkimlari çiçek devresinde veya daha öncede yakalayabilir ve olusan zarar bundan dolayi daha büyük olabilir. Hastalik meyveleride her gelisme döneminde yakalamakta ve infektelenen meyveler büyümez, küçük taneler olarak kalir ve irilesen tanelerde ise çatlmalar görülür. Koruk taneleri de olgunlasmadan önce enfektelenirse, bunlar üzerinde tozlu görünüm ve çatlamalar görülebilir. Çatlayan üzüm tanelerinde meyve çekirdekleri görülebilir. Hastaliktan etkilenen sürgünler fungal etmenin tozlu kül rengi gelismesi ile kaplanir. Hastaliktan etkilenen yapraklar ve diger dokular üzerinde üzerinde etmenin kleistothecium olarak bilinen siyah benekler seklinde dayanikli üreme organlari bol miktarda gelisir ve bunlar göz ile farkedilebilir.

Mücadelesi
Kültürel mücadele


1. Bitkilerin iyi kosullarda yetistrilmesi ve devamli kontrolü.
2. Dayanikli kültivaralarin yetistirilmesi.
3. Hastalikli ve kuruyan dallarin budanmasi, yere dökülen yapraklarin derin sürülmesi ya da toplanmasi ve yok edilmesi.
4. Baglarin havalanmasi iyi olacak sekilde tesis edilmesi.
5. Hastalik etmenine karsi yurt disinda biyolojik mücadelede tavsiye ediliyor, bunlardan AQ10 biofungicide bir fungal hyperparazit (Ampelomyces quisqualis) ve Serenade (Bacillus subtilis strain QST 713)' dir.
Kimyasal mücadele
Bag küllemesine karsi en etkili ilaç Kükürtdür, fakat bazi çesitlerde yanmalara sebebiyet vermekte bu yüzden dikkatli ve sinirli kullanilmalidir. Hastalik etmenine karsi birinci ilaçlama; Iç Anadoluda Mayis ayi basinda yani sürgünler 15-20 cm büyüklügüne gelince atilmasi tavsiye ediliyor, bu ilaçlama hastaligin daha sonra ortaya çikmasini etkilediginden mutlaka yapilmalidir. Ikinci ilaçlama ise, Haziran ortalarinda çiçeklenmeyi mütakip yapilmalidir. Üçüncü ilaçlama olarak Temmuz ortasinda taneler irilesince yapilmasi tavsiye edilmektedir.
Zirai Mücadele Teknik Talimatlarina göre tavsiye edilen kimyasal ilaçlar(100 Litre su için):
Buprimate EC 250 g/l (400 cc)
Carbendazim WP 50% (50 g)
Cyproconazole EC 50 g/l (20 ml)
Cyproconazole WP %0.8 + %80 Kükürt (100 g)
Diniconazole EC 50g/l (30 cc)
Dinocap 475 EC g/l (40 cc)
Fenarimol EC 120 g/l (15 cc)
Fenbuconaloze EV 50 g/l (40 cc)
Flusilazol EC 400 g/l (3 cc)
Hexaconaloze SC 50 g/l (40 cc)
Kükürt WP 73 % (500 g)
Kükürt WP 80% (400 g)
Kükürt TOZ 80-90-92-98% 1. Ilaçlama (2 kg/dekar)
Kükürt TOZ 80-90-92-98% 2. Ilaçlama (6 kg/dekar)
Kükürt TOZ 80-90-92-98% 3. Ilaçlama (8 kg/dekar)
Kükürt + Metalik Bakir+ Mancozeb WP 50+15+6% (800 g)
Myclobutanil EC 125 g/l (15 cc)
Myclobutanil EC 245 g/l (7.5 cc)
Myclobutanil + Dinocap EC 75+325 g/l (30 cc)
Nuarimol EC 90 g/l (10 cc)
Penconazole EC 200 g/l (25 cc)
Penconazole EC 100 g/l (10 cc)
Pyrazophos EC 300 g/l (50 cc)
Quinomethionate SC 500 g/l (25 cc)
Tebuconazole EC 250 g/l (40 cc)
Thiophanate Methyl WP 70% (40 g)
Tradimefon WP 5% (100 g)
Tridemorf EC 750 g/l (15 cc)
Triadimenol EW 50 g/l (100 cc)
Tridemorf +Nuarimol EC 225+360 g/l (60 cc)
Triforine EC 190 g/l (100 cc)